İngiltere’nin saygın üniversitelerinden Oxford tarafından 2013 yılının kelimesi seçilen “Selfie” günümüzde çılgınlığa dönüşmüş durumda. Hemen her gün yüzlerce insan selfie fotoğraflarını çekerek sosyal ağlarda paylaşıyor. Peki, Selfie çekim yapmak ruhsal bir rahatsızlık mı?
Amerikan Psikologlar Derneği tarafından yapılan araştırmaya göre, ‘selfie’nin ve bu fotoğrafları sosyal medyada paylaşmak ruhsal bir bozukluğu işaret ediyor. Selfitis adıyla literatüre geçen selfie hastalığı, kişinin obsesif kompulsif arzuları doğrultusunda kendi fotoğrafını çekip sosyal medyada paylaşarak ilgi görmek istemesi şeklinde yorumlanıyor. Bu durumun sebebinin ise kişide öz güven eksikliği olduğu gösteriliyor.
Ayrıca araştırmada bu rahatsızlığı üç seviyesi olduğu belirtiliyor. Bunlardan ilki ‘borderline selfitis’ (sınırda). Bu rahatsızlığa sahip olanlar günde en az üç kez kendi fotoğrafını çekiyor ama sosyal ağlarda paylaşım yapmıyor. İkincisinde ise insanlar günde en az üç kez selfie çekip sosyal ağlarda paylaşıyor. Buna ise ‘acute selfitis'(ileri düzey) denmiş. Üçüncüsü ise ‘chronic selfitis'(Kronik) olarak adlandırılmış. Bunda ise insanlar günde en az 6 kez selfie çekiyor ve sosyal ağlarda paylaşıyor.